Haber

Çelik’ten ‘EYT’ açıklaması: Seçim sonrasına kalacağına şüphe yok

AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı.

Partisinin MYK gündemi için basın toplantısı düzenleyen AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamalarından satır başları şöyle:

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ İLE HİÇBİR ALGISI YOKTUR: “İsveç’te savcılar Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakarete ceza verilmeyeceğini söylediler. Bu açıklamadan da ‘İsveç’te arzu edilen terör eylemlerinin yapılabileceği’ anlaşılmaktadır. Bunun ifade özgürlüğü ile hiçbir ilgisi yoktur. mümkün.

TERÖR İNFAZ KANUNUNU İNCELEYİN: İsveç’in yasasını buna göre ayarlaması gerekiyor. İsveç terörle mücadele yasasını gözden geçirmelidir. İsveç’te terör kümelerinin bir hafta ortasında 15 eylem yaptığını ve bu eyleme bir AB ülke lideri veya başbakan modelinin asıldığını düşünün. Bu hafta Almanya, haftaya Hollanda… Böyle bir şey kabul edilebilir mi? İsveç’in buna tepkisi ne olur? Tablo ortada, çifte standart ortada. Türkiye’nin değerlerine yönelik bu eylemi kınayan muhalefet partilerinin her birine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Böylesine korkunç bir eylem ifade özgürlüğü olarak kabul edilemez.

CUMHURBAŞKANI, HALK TARAFINDAN KENDİLERİNE GÖRE SEÇİLMEZ: Cumhurbaşkanımız her hafta bir ilde yeni açılışlar gerçekleştiriyor. Burada siyasetin bir bütün olarak kalitesi ve hangi gündemlerle ilgilendiği konusu demokrasimizin geleceği açısından değerlidir. Geçen yılın son aylarından bugüne kadar olan tartışmaları başlattığımızda, muhalefetin siyaset üretmek yerine her alanda depolitizasyon, siyaset karşıtlığı ve siyaseti parçalama sürecinde olduğunu görüyoruz. Anayasa taslağını açıklamışlardı. Hem cumhurbaşkanı hem de başbakan halk tarafından seçilir. Cumhurbaşkanının hiçbir şeye karışmayacağını ve görev süresini tamamladıktan sonra hiçbir siyasi partiye üye olamayacağını belirten apolitik yaklaşım.

Aslında Cumhurbaşkanı başlangıçta halk tarafından seçilmiyor. Bundan geri adım atılmayacağını, millete verilen hakkın geri alınamayacağını bildikleri için Cumhurbaşkanını halk seçsin diyorlar. Cumhurbaşkanı-Başbakan arasındaki gerilim devletin çekirdeğini ikiye bölüyor ve daha sancılı vesayet türleri siyasi hayatımızı çepeçevre sarıyor, demokrasimizi felce uğratıyor.

SİVİL SİYASETİ YOK EDEN BİR YAKLAŞIM:(Altı Masada ortak otorite tartışması) Bu model, sivil siyaseti ve demokratik kazanımları ilerleten bir yaklaşım değil, sivil siyaseti felç eden demokratik kazanımları yok eden, felç eden bir yaklaşımdır.

ALTI EŞ BAŞKAN SİSTEMİ : Bir başkan olacak, siyasi partilerin genel başkanları başkan yardımcıları olacak. Başkan, onayları olmadan herhangi bir karar veya atama alamayacaktır. Bu formdaki model demokratik model değil, Politbüro modelidir. Başkan adaylarını etkisiz, kendilerinin kuracağı denetim nesneleri olarak görüyorlar. Bu haliyle altılı bir eşbaşkanlık sistemidir. Ya da masanın gizli ortağı varsa sekizli dokuzlu eşbaşkanlık sistemi olacak.

Devlet hayatında ortak karar alma sistemleri mutlaka vardır. Güvenlik alanında, ekonomik alanda parlamentonun merkezde olduğu alanlar var. Bu yaklaşım, anayasal düzenin dışında siyasi paralel bir yapı oluşturmak, bu paralel yapı ile sistemin üzerine çıkarak anayasal düzeni kontrol etmek, sınırlar koymak ve yön vermek anlamına gelmektedir.

BÜYÜK DEVLET KRİZLERİNİ ORTAYA ÇIKARACAK BİR YAKLAŞIM: Ortaya çıkan tablo, demokrasimizi felç edecek, büyük devlet krizleri yaratacak, milletin geleceğinden çok şey çalacak bir yaklaşımdır. Vesayet yazılımına yeni uygulamalar eklenmiştir. Burada model yok. Halk demokrasi hakkında haklı olarak bir şey söyleyecek mi? Parlamenter sistem varken, o sistemin işleyişini felç eden her türlü vesayeti kışkırtan bir siyasi parti var. Herkes geçmişin vesayet modelinden kurtulmasının ne gibi sonuçları olacağını merak ediyordu. Sonuç olarak, retorik değişti, ancak içerik tartışmalı kaldı.

SORULAR VE CEVAPLAR

EYT EN GEÇ MARTTA BİTECEK: (EYT ne zaman Meclis’e gelecek?) Söz konusu değil ama irade ortaya çıktı, sanki seçim bekleniyormuş ya da seçimden sonra olacakmış gibi. Sonuçlar en kısa sürede Meclisin kendi çalışma takviminde alınacaktır. Bakanımız bir açıklama yaptı, şubatta olur en geç martta olur. Kendi programına göre çalışır. irade ortaya çıktı. Bakanımız da gerekli açıklamayı yaptı. Bu bağlamda herkes mutluydu. Şubat en geç Mart’ta biter.

BİRKAÇ TARİH KONUŞULDU: (Seçim tarihinin açıklanması) Seçim takvimi sorununa gelince biraz geri çekebiliriz ama bu erken seçim anlamına gelmez dedim. Aslında şu anda konuşulan birkaç tarih var. Bu bağlamda tarihini somutlaştırdığımızda sizlerle paylaşacağım. Çok kısa süreli bir güncelleme olacak.

BÜYÜK YORUMLAR OLUŞTURUYORLAR : (Alkış tartışması) Bir açıklama yapıyoruz. CHP’li olarak kalemini ve sözünü kullananlar açıklamada yer alıyor ve üzerine büyük yorumlar inşa ediyorlar. Bu artık kurumsallaştı. Bazıları bize geçmişte askeri bürokrasiye ve vesayete karşı söylediğimiz sözleri hatırlatıyor. Açık bir şey söylüyoruz, demokrasiye müdahale eden askeri bürokrasi ile demokrasiye ve anayasaya bağlı ordu aynı şey değil. Bu müdahale sonucunda ülke gündeminde hep bir vesayet sistemi vardı. Orduyu yıpratıyordu. Birileri askeri bürokrasinin en tepesinde olsa bile Cumhurbaşkanımızın kriterleri bunlardır demeye hakkı yoktur.

Bu çıkarlar, en çok önemsediğimiz anayasal düzen, demokratik siyaset, müdahalesiz, vesayet çerçevesinde konsolide edilmelidir. Tüm siyasi güçlerimizin olduğu dönemde de bunun olması için çaba sarf ettik.” (HABER MERKEZİ)

haber-hani.xyz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu